Yazi

2020-07-15 22:00:57

Zaman zaman kendimizi depresif hissedebiliriz. Her şey üzerimize geliyor gibidir, karamsarızdır, enerjimiz yoktur. Atamayız böyle zamanlarda üzerimizdeki ağırlığı, gelmez elimizden bir şey... İşte böyle anlarda uygulanabilecek, hepsi denenmiş, hepsi olumlu dönüşler vermiş bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum sizlere… Benim favorim sucuklu yumurta ama siz istediğinizden başlayın yine de

 Depresif Ruh Halinden Kurtulmak İçin:

·         Okuyun. Bilmek, mutsuzluktur klişesinin bir kenara bırakın ve öğrenmekten zevk alacağınız şeyler keşfedin

·         Yürüyüş yapın. Her gün açık havada yapılan 40 dakikalık yürüyüşün ruh sağlığına iyi geldiği, depresyon belirtilerini gerilettiği birçok araştırmayla kanıtlanmıştır. Hareket ettiğinizde salgıladığınız endorfin ve güneşten aldığınız seratoninin faydasını çok kısa sürede göreceksiniz

·         Hediye verin. Hediye almak güzeldir ama vermek daha güzeldir. Herhangi birine, özenle bir hediye seçin ve gülümseyerek verin. Bakın nasıl güzel şeyler olacak.

·         Spora başlayın. Rutinlerin psikolojiye faydaları bir sır değil, sporsa en sağlıklı rutinlerin başında geliyor. Aynadaki görüntünüzün güzelleşmesinin yanı sıra dengelenen hormon ve kan değerleriniz daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.

·         Bir şeyleri çok sevin. Evet, bir kuş cinsi, film türü, müzik aleti ya da sucuklu yumurta… tamamen özgürsünüz. Bir şeyleri çok sevmek, onlarla ilgili rutinler yapmak ardından hayatı sevmeyi de getirecektir.

·         Yeni yerler keşfedin. Bu farklı bir ülke olabileceği gibi, bir şehir, semt ya da mekan da olabilir. Rutinler iyidir dedik ama monotonluk kötüdür. Bu yüzden eve dönüş yoluna alternatifler üretmek bile ruh halinize iyi gelebilir. Ayrıca Alzheimer olma riskinizi de azaltacaktır.

·         Yazın. Hikaye, roman, fıkra, anı, tavsiye… Kişi kendini ifade edebildikçe rahatlar, ruh halini dengeler, üstelik düşünmek ve kafa karışıklığını dağıtmak için de iyi bir yol bu.

·         Fırsatlara ve tekliflere daha sık “evet” deyin. Bir davete ya da iş teklifine hayır dediğinizde hayatınızda pek bir değişiklik olmaz ama konfor alanınızın dışına çıktığınızda macera başlar. Unutmayın, yıllar sonra reddettiğiniz değil kabul ettiğiniz teklifleri tebessümle anacaksınız.

·         İyilik yapın. Çoğumuz insanların kötülüğünden şikayet ederiz ama pek azımız elini taşın altına koyar. Küçücük de olsa birilerine yardım edin. Mesela seyyar satıcının arabasını yokuş yukarı çıkarmasına ya da bir öğrencinin okul masrafını ödemesine…

·         Yeni hobiler edinmeye çalışın. Kimin hangi konuda yetenekli olduğunu denemeden bilemeyiz. Üstelik sizin lisede müzik/resim dersiniz 5 değil miydi 

·         Sizi mutsuz eden insanları mümkünse hayatınızdan çıkarın, değilse daha az görüşün. Unutmayın, bu hayata bir kere geldiniz.

·         Hayatınıza sizi iyi hissettiren insanları dahil edin 

·         Toprakla ilgilenin. Bir bahçe ya da bir saksı, sebze ya da çiçek fark etmez ama toprağa daha çok dokunun.

·         Odanızı düzenleyin. Bunu yaparken de kullanmadığınız eşyalarınızı ihtiyaç sahiplerine vermekten çekinmeyin. Sade bir odada, zihniniz daha az şeyle meşgul olacağı için kendinizi daha iyi hissedeceksiniz.

·         Önceden keyif aldığınız ama uzun zamandır deneyimlemediğiniz şeyleri bulun ve tekrar yapın. Bu üniversitede yaptığınız dans da olabilir, lisedeyken yaptığınız tiyatro da. Belki sadece sinema çıkışı içilen güzel bir kahve. Hadi bulun onu…  

·         Beslenmenize dikkat edin. “Sağlıklı bir kahvaltı ve besleyici öğünler gün içinde yaşayacaklarıma nasıl etki edebilir ki?” demeyin. Sağlıklı beslendiğinizde daha enerjik ve kuvvetli hissedeceksiniz kendinizi. Ayrıca cildiniz de buna kısa sürede parıltıyla cevap verecektir.

·         Uykunuzu iyi alın. Uykusuzluk; yorgunluk, baş ağrısı, motivasyon kaybı, sinir, depresyon, dikkat eksikliği ve bellekte zayıflama gibi bir çok fiziksel ve ruhsal problemi peşinden getirir. Özellikle uzmanların tavsiye ettiği gece 23.00 ile 03.00 arası yapılan(tam karanlıkta) bir uyku; tüm hastalıklara karşı bir zırh görevi gören melatonin hormonunun salgılanmasını sağlayacak ve ruhsal direnciniz de artacaktır.

·         Sevdiklerinizle vakit geçirin. Özellikle uzunca zamandır görüşmediğiniz bir dostunuzla yapacağınız bir plan size iyi gelecektir. Buluşma yerini farklı bir şehir olarak seçmek de üzerine güzel bir sos olabilir.

·         Hazır sos demişken, zaten yapıyorsanız yeni tarifler deneyebilirsiniz ama asıl sözüm pek mutfağa girmeyenlere, yemek yapmak, bir yemek sunumu hazırlamak çok güzel sonuçlar doğurmakta çoğu zaman.

·         Kontrolsüz borçlanmayı bırakın. Tüm reklamlar sizin daha çok harcamanızı ister fakat ay sonu geldiğinde reklamdaki güzel kız ödemez ekstrelerinizi ;) Şunu unutmayın ki kredi kartı kullanmak da borçlanmaktır ve bir şeyi ne kadar ufak takside bölersen böl yine tamamını sen ödeyeceksin. Üstelik o ufak taksitler birleşip bir borç yığınına dönüşebilir her an.

·         Bir yolculuğa çıkın. Vardığınız yerin önemi yok, yollarla sizin işiniz. İster güzel bir yol arkadaşıyla, ister yalnız yapın bunu ama mümkünse daha önce gitmediğiniz bir güzergah olsun.

·         Yeni tatlar keşfedin. Daha önce denemediğiniz bir yiyeceği deneyin. Bir ihtimal çok seversiniz ama sevmezseniz de hatırası kalır. Sahi, suşinin yanında oyun hamuruna benzer o iğrenç şey de neydi 

·         Yeni programlar öğrenin. Bilgisayar ve cep telefonu artık olmazsa olmaz ama gelin bunları biraz da farklı amaçla kullanalım. Photoshop, autocad, illüstratör gibi programları hem öğrenirken keyif alın hem de ortaya çıkardığınız ürünlerle kendinizi ifade edin. Belki bir gün para kazanmak için bile kullanabilirsiniz bu programları.

·         Bir şeye çok emek verin. Yukarıda bahsettiklerimden biri ya da bambaşka bir şey olabilir bu ama üzerine kafa patlatacağınız, yorulacağınız, belki üzerinizi kirleteceğiniz bir şey olsun.

·         Daha çok gülümseyin ve selam verin. Çok basit ve etkili bu yöntem belki de en kısa sürede sonuç veren yöntemdir 

·         Öğretin. Çırak yetiştirme, özellikle ileri yaşlarda insanın gelişimsel görevlerinden biridir ama siz yaşınızın ilerlemesini beklemeyin ve iyi olduğunuz bir konuda, o konuya hevesli birine rehberlik edin…

·         Yüzün. İmkanınız varsa denize yönelin; havasını içine çekin, serinliğini hissedin, gelirse elinizden balık tutun.  

·        Basit alışkanlıklar edinin. Hem ekonomik olarak hem de zaman ayırması bakımından sizi strese sokmayacak, yormayacak alışkanlık edinin.

  En önemlisi kendinizin farkına varın. Çünkü kendinize nelerin iyi, nelerin kötü geldiğini bilirseniz ve keşfetmişseniz potansiyelinizi nereden başlayacağınızı o zaman bilirsiniz.   

                                                           Psikolog/Aile Danışmanı

     Gamze ÜNGÖRMÜŞ