Yazi


2020-08-20 12:28:34

Mutluluk Nedir? / Mutluluk Hakkında Bilinen Yanlışlar

 

“Mutluluk”; filozofların, din adamlarının, siyasetçilerin ve tabi son yıllarda kişisel gelişimcilerin vaatlerini süsleyen, türlü ulaşma yöntemleri sıraladıkları kavramdır. Mutluluğu; kimileri “halinden memnun olmak”la açıklarken, kimileri de huzur, tatmin, haz, neşe, ciddi bir derdi olmama gibi terimlerle de açıklamaya çalışmaktadır.

 

Bence mutluluğun en doğru ve kısa tanımı “öznel iyilik hali”dir. Yani kişinin ruh halini değerlendiren yakın çevre, testler, psikologlar değil kendisidir. Hal böyle olunca kişinin kendisini ve içinde bulunduğu şartları doğru analiz etmesi ve kafasında mutluluk üzerine doğru şablonlar oluşturması gerekir. Çünkü olumsuz kalıp yargılar, olumsuz ruh hali doğuracak ve kişinin hiç yoktan mutsuz olmasına sebep olacaktır.  

Gelin mutluluk hakkında yanlış bildiğimiz ve bu sebeple kendimizi mutsuz hissettiğimiz kalıp yargılarımız nelermiş bakalım…

 

Mutluluk başınıza gelen şeylerin niteliğine ve niceliğine bağlı bir şeydir?

                                    

YANLIŞ. Dışarıdan bakıldığında çok güzel bir tablonun içerisinde olabilirsiniz ama ruh haliniz durumu bu şekilde yorumlamaya müsait değilse burada tabii ki mutluluktan söz edilemez. Çünkü mutluluk, içinde bulunduğunuz durum değil sizin bilincinizin durumu yorumlama şekliyle alakalıdır. Örneğin; yolda lastiği patlamış iki yolcu grubundan biri başına gelen talihsizlikle tatları kaçmış, mutsuzken. Diğer yolcu grubu bu durumu neşeli ve maceralı bir yolculuğun işareti sayarak neşelerine neşe katabilirler.

 

 

İnsanlar eskiye göre daha mutsuzdurlar?

 

YANLIŞ. “70’ler ne güzeldi, 80’ler bir başkaydı, 90’lar harikaydı” gibi cümlelerle maziyi anlatırken hep pozitif anıyoruz. Bunun altında yatan neden, geçmişe duyulan özlemdir. Çünkü geçmiş artık tekrarlanamaz; o yıllara, o günlere artık dönemeyiz. Bu da o yılları bizim güzel anmamıza neden oluyor. Tabi daha derinlere indiğimizde; bundan on yıl önce sağlığımız belki daha iyiydi, daha az sorumluluklarımız vardı, kaybettiklerimiz oldu belki de bu geçen zamanda. Bir de en önemlisi, yıllar geçtikçe yaşlanıyoruz ve ölüme yaklaşıyoruz. Tüm bunlar, eskiyle kıyaslama yaparken yanılsamaya düşmemize neden oluyor.

 

 

Gençler, yaşlılardan daha mutludur?

 

YANLIŞ. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki; kaygı, depresyon, stres gibi problemler gençlerde daha fazla görülmektedir. Bu sebeple “Gençler yaşlılardan daha mutludur” gibi bir şey söyleyemeyiz. Bir de, şöyle bir şey var ki biz gençliği yaşarken değil anarken güzel anıyoruz.

 

 

Çocuk, evli çiftlerin mutluluğuna mutluluk katar?

 

YANLIŞ. Bu kulağa çok güzel gelen bir cümle ve bunun çok güzel örnekleri de var. Fakat genelleme yapılabilecek bir durum değil maalesef. Çünkü tam tersi durumlar da söz konusu ne yazık ki. Çocukla beraber artan stres, sorumluluk, eşlerin birbirine yeterince vakit ayıramaması, ailelerin yardım amaçlı çiftlere müdahale etmesi, anne-babanın ”Acaba iyi bir anne-baba olabilecek miyim?” endişesi ve yetersizlik hissi çocuk sahibi olan çiftlerin mutsuzluklarına sebep olabilecek durumlara örnektir. Sonuç olarak çocuk, her zaman neşeve mutluluk getirmiyor ne yazık ki.

Hele ki; ilişkiyi kurtarmak için dünyaya getirilmiş çocuk, çiftler arasındaki problemleri daha da derinleştiriyor. Çiftlerin mutsuzluğu giderilmediği gibi sağlıksız aile ortamında büyüyen çocuk, mutsuz bir birey olarak toplumdaki yerini alıyor.

 

 

Çok para uzun vadede mutlu kılar?

 

YANLIŞ. Piyango/büyük ikramiye kazanan insanlar üzerinde yapılan araştırmalar göstermektedir ki; bu kişiler ikramiyeyi kazandıktan yaklaşık üç ay sonra, başlangıçtaki(ikramiye kazanmadan önceki) ruh hallerine geri dönmektedirler. Yani ikramiyeden önce mutlularsa yine mutlu oluyorlar, kaygılılarsa kaygılı, depresiflerse depresif oluyorlar üç ay sonra.

Tabii ki şunu da belirtmek gerekir; insani şartlarda yaşayacak, sağlık, beslenme gibi ihtiyaçları rahatlıkla karşılayabilecek, hobilerimize, kendimize ve sevdiklerimize vakit ayırabilecek maddi imkanlarımızın olması mutluluk seviyemize doğrudan etki edecektir ama “Çok para, eşittir mutluk” gibi bir çıkarım yapmak mümkün değildir.

 

 

Ciddi fiziksel engelleri olan ve kronik hastalar daima mutsuzdur?

 

YANLIŞ. Çevremize baktığımızda; ciddi rahatsızlıkları olmasına rağmen işlerini devam ettiren, hobilerine vakit ayıran, eğlenebilen, kısacası hayattan keyif alan birçok insana şahit olabilirsiniz sizler de. Dolayısıyla, bu da mutlulukla ilişkilendirilen yanlış inanışlardan bir tanesidir.

 

 

Mutlulukla ilgili bilinen, yaygın yanlış inanışlar kısaca bu şekildedir. Belki sizlerin de farkında olmadığınız bu tarz yanlış inanışlarınız vardır ve bu yazı ufakta olsa bir farkındalık sağlamaya vesile olmuştur. Son olarak mutsuzluk haliniz kendi çabalarınızla geçmiyor, kendinizi depresif ve karamsar hissediyorsanız, mutlaka bir psikolog desteği almanızı tavsiye ederim. Online ve yüz yüze(Ankara) terapi için iletişime geçebilirsiniz. Mutlu kalın…

 

 

Kişisel youtube kanalım psikologgamze'de aynı konuyu işlediğim video için: Mutluluk Hakkında Bilinen 6 Yanlış - Psk. Gamze ÜNGÖRMÜŞ

 

Kendisini mutsuz, depresif, sıkıntılı hissedenlere tavsiyelerde bulunduğum yazım için: Dertliyken, Sıkıntılıyken Kendinizi Daha İyi Hissetmeniz İçin Birkaç Öneri

 

Psikolog / Aile Danışmanı Uzmanı

Gazme ÜNGÖRMÜŞ         

Tags:depresyon, mutluluk nedir, mutluluk hakkında bilinen yanlışlar, çok para mutluluk getirir mi, online psikolog, ankara psikolog,


Derya Bozkurt

Hem yazmışsınız hem oynamissiniz Gamze Hanım vallaha???? ellerinize sağlık

Sinem

Hocam her daim mutluluk sizinle olur umarım